Hürriyet Ankara için Sevgili Aysun Kaba ile gerçekleştirdiğimiz keyifli röportajdan umarım siz de keyif alırsınız.
Ankara’da yaşayan sevgili Ayşe Bucak, bir takı aşığı dersek tam yerinde olur.
Işıldayan parıldayan her şeye karşı olan ilgisi, onu takı tasarım yolculuğuna doğru çıkardı ve Ayshe Dia markasını kurdu. Üretim başladı… Ve Londra’ya ihraç etmeye başlanarak bugünlere geldi. Takıları gerçekten, takınca fark ediliyor. “Takı kadını tamamlar ve tanımlar. Ne taktığınız sizinle ilgili birçok bilgi verir” diyor Ayşe Bucak. Güzel sohbetimizi keyifle okumanız dileğiyle.
1-Sizin hikâyeniz nasıl oluştu?
Hikâyemin temelleri, annemin şık takı kutuları ve içlerindeki takılarına olan hayranlığımla başladı. Onlara bakmak, dokunmak ve annem onları taktığında hissettiğim olumlu duygular bugünlerin temeliymiş.
Takının kadını tamamlayan ve tanımlayan etkisini, çok erken yaşlarda fark etmiş olmamın etkisiyle, o zamanlardan beri öncelikli ilgi alanım ve alışveriş sebebim oldu.
Bir şeye bu kadar sevgiyle ve istikrarla meraklı olunca, zamanla kendinize özgü bir lezzet de geliştiriyorsunuz. Taktığım takılar mutlaka fark edilir, beğenilir ve sorulurdu. Bir gün Londra’da bir dostum, ‘Yeter ya bize de yap, biz de takalım bu güzelliklerden’ deyince başladı Ayshe Dia. Üretim başladı, markalaştık, Londra’ya ihraç etmeye başladık, bugünlere geldik.
2-Diğer tasarımlardan farkınız nedir?
Takı kadını tamamlar ve tanımlar. Ne taktığınız sizinle ilgili birçok bilgi verir. Bu seçim önemli bir seçimdir. Bundan hareketle benim tasarımlarım takana kendisini özel, iyi hissettiren, onu farklı bir ruh haline geçiren ve diğerleri tarafından da mutlaka fark edilen tasarımlardır. Benim koleksiyonumdan bir parçayı alın ve takın, göreceksiniz, mutlaka fark edenler, soranlar, yorum yapanlar, iltifat edenler olacaktır. Bizde işçilik ve malzeme de en kalitelisindendir çünkü her kadın bu kaliteyi hak eder. Bir de yaptığın işe sevgi katınca fark mutlaka hissedilir.
3-Bu yaz nasıl takılar trend?
Bu yaz takılar hayatımıza eğlence, renk ve hareket katacak. Büyük takılar geri geliyor. Maximal, XXL takıları kulaklarda, kollarda bol bol göreceğiz. 80’lerin nostaljik ve gizemli kristalleri, bu yaz rakipsiz olacak. Dolaplarınızdaki kristalleri çıkartın, havalandırın ve takıp çıkın. Kulak aksesuarları, bu yaz da ön planda. XXL küpeler, geometrik tasarımlar, birbiri ile uyumlu olmayan küpeler, tüm kulağı kaplayan kulak kelepçeleri kulaklarımızı süsleyecek. Kalın tasma kolye ve bileklikler, zincirler, deniz kabukları ve taşlarla yapılan tasarımları bu yaz çok göreceğiz.
4-Mottonuz?
‘Takınca fark edilir.’
5-Bu işe gönül veren ve başlamak isteyen kadınlarımıza ne önerirsiniz?
Öncelikle başlamak için tüm şartların olgunlaşmasını beklemeden, oldukları yerden, o an sahip oldukları imkânlarla başlamalarını öneriyorum çünkü her zaman atılan bir adım bir diğerine sebebiyet verir ve yollar böyle açılır. Zaman çok değişti, teknoloji her şeyi dönüştürdü. Günceli, trendleri, teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek çok önemli. Bu sayede kendileri için uygun olan yolu, yöntemi bulabilirler. Markalaşma yolunda ilerlesinler ve her zaman kendilerine güvensinler. Başarısız olduğumuzda değil, pes ettiğimizde kaybettiğimizi de hiç unutmasınlar.
AYSUN KABA’YA SORUN
SORU: Aksesuar benim için çok önemli ama sanki başarılı olamıyorum. Boynum kısa ve göğüslerim büyük. Nasıl takılar ve fularlar kullanmalıyım?
Çiçek KOÇ
CEVAP: Çiçek Hanım, kıyafetler kadar aksesuarlar da konuşur. Sizin ruh halinizi, işinizi, yaşam şeklinizi yansıtır. O yüzden de takacağınız takılar hep kaliteli olmalı. Çok sade giyiniyorsanız iddialı bir küpe ama iddialı giyiniyorsanız sade bir küpe. Büyük takılar değil küçük zarif tasarımlar, sizin tercihiniz olmalı. Fularlar hep zarif olmalı, boynuzu çok kapatmayın. Fularları uzun ve aşağıya doğru kullanın. Büyük kolyelerden de uzak durun. Uzun ince zincirler ve inci zamansızdır, hep olmalı bunu da unutmayın. Saçlarınız uzunsa toplayın, boynunuz daha uzun görünür.